x

BEBEK VE ÇOCUKLARDA DİL VE KONUŞMA

Bebeklerin dil gelişim süreci en çok merak edilip araştırılan konular arasında yer almaktadır. Bebekler dünyayı gözlerini açtıktan itibaren dil gelişim süreçleri başlamaktadır, bebeklerin gelişim süreçleri farklılık göstermekte ve bu farklılıklar, her bebekte aynı süre zarfında gerçekleşmektedir, bebekler refleks olarak ilk doğdukları andan itibaren ağlamaya başlarlar. 

Bu ağlama acıkma, altına yapma, üşüme ve ortamsal sıcaklıklarında etkisi ile bebeklerin tepkisel faaliyetleridir. bebek aylar geçtikçe agulama ve babıldama dönemi ile dil gelişim süreçlerine bir yenisini ekler, sonrasında ailesinin de katkıları ile öğrendiği kelimeleri tekrarlamaya başlarlar, dil gelişim aşamasındaki konuşma ayına geldiğinde bazı kelimeleri kolaylıkla söyleyebilmektedirler.

Bebeklerin gelişim aşamasını güçlendirmek adına her anne babaya önemli paylar düşer, bunlardan biri çocuğu ile her zaman iletişimde olmak göz temasını eksik etmemek, duygusal olarak onu desteklemek ve güvende hissettirmektir. 

Güvende hisseden çocuk daha net ve anlaşılır bir şekilde konuşma eğilimine yaklaşır, çocuğun dil gelişimi büyüme çağlarına kadar devam eder ve çocuk bu çağlara kadar ebeveynleri tarafından desteklenmektedir. 

Çevresel faktörlerin önemi konuşma aşamasındaki çocuk için çok önemlidir, örneğin kalabalık bir ailede yetişen çocuk etrafta duyduğu sesleri daha çok kavramaya ve anlamaya yönelebilir ve konuşma gelişimi bu açıdan hızlanabilir.

Çekirdek bir ailede büyüyen çocuğun ise konuşma gelişimini desteklemek için ebeveynleri güzel bir iletişimde olmalı doğru ve akıcı şekilde dillerini konuşup çocuklarına öğretmelidirler.   

Ay Ay Bebek Dil Gelişimi  

Bebeklerin dil gelişimi, 0-6 hafta, 6 hafta-3 ay, 3-6 ay, 6-9 ay, 9-12 ay, 12-24 ay, 18-24 ay, 2-3 yaş, 3-4 yaş aralıklarında ilerleme kaydeder. 

Bebeklerin dil gelişim evreleri doğdukları andan itibaren başlamaktadır. 0-6 haftalık çocuklar ağlama refleksi ile dil gelişim evrelerine ilk adımı atarlar. Ağlamak bebeğin gereksinimlerinin karşılanması adına başvurduğu bir yöntemken bazı zaman ise reflekssel olarak gerçekleşmektedir.   

6 hafta ve 3 ay aralığındaki bebekler ise anlamsız sesler çıkarabilirler, bebekler bu dönemde annesinin sesine duyarlı olmaktadırlar. Bu dönem gıgıldama dönemi olarak bilinmektedir, bebek bu dönemlerde mutluluğunu ifade edebilecek neşeli sesler çıkarabilir.   

Bebekler 6-9 aylık oldukları andan itibaren agulama ve babıldama dönemi başlamaktadır. Bebekler bu dönemde kendi seslerini fark ederler ve ortamdaki seslere daha çok duyarlı olurlar. Sesli ve sessiz harfleri çıkarmaları bu dönemde olasıdır.  

9-12 aylık evrede ise bebek sesleri taklit edebilir, bu dönem konuşmaya son hazırlık evresi olarak bilinmektedir.   

12-24 ay içerisinde ise bebekler mırıldanma dönemine girerler ve artık kelimeleri ard arda söylemeye başlarlar. Örnek olarak; ba-ba, de-de gibi kelimeleri tekrar ederler.  Çocuklar bu dönemden sonra konuşma eğilimine daha yatkındırlar ve konuşmaya daha meyilli bir hale gelirler. Çevrelerinde ki konuşmaları daha iyi anlamaktadırlar ve cevap vermek için sabırsızlanmaktadırlar.   

Çocuklarda 18-24 ay aralığında artık kelimeleri net bir şekilde söylediği, denilen şeyleri anladığı ve derdini daha iyi anlattıkları görülmektedir.  Çocuklar 3 yaşından sonra ise net bir şekilde cümle kurabiliyor hale gelmektedir. Kendilerini düzgün ve anlaşılır bir şekilde ifade edebilirler. Çocukları bu süre zarfında desteklemek oldukça önemlidir. Çocuğa yeni kelimeler öğretmek ve kitap okumak dil gelişim sürecini olumlu etkiler.

Çocuklar yeni kelimeler kullandıkça onları yüreklendirmek adına olumlu tepkiler verilmeli ve çocuğun özgüveni her zaman tazelenmelidir. Bu sayede çocuk kendinden emin bir şekilde iyi bir ses tonu ile konuşmak için en önemli adımını atmış olur.

Her anne babanın heyecanla beklediği süreçlerden biri bebeklerinin konuşma yetisidir. 2 ile 5 yaş arasında gerçekleşmesi beklenen konuşma beceresi bazı çocuklarda daha geç gerçekleştiği gözlemlenmektedir.

Çocukların dil becerilerini geliştirmek adına birçok egzersiz uzmanlar tarafından önerilmektedir ve çoğu anne- baba bu yöntemleri uygulanmaktadır.   

2 ile 5 arasında konuşması beklenen fakat konuşma becerisi gelişmemiş olan çocuklar için uzman yardımı almak şarttır. Çünkü işitme sorunları, dil bağı sorunları, zeka sorunları ve travmalarda çocuğun beklenen süreçte konuşmamasını etkileyen en önemli faktörler arasında gösterilebilir. Bu sebep ile uzmanlardan yardımcı almak ve yönlendirilmek çocuğun gelişimi için önemlidir.   

Çocukların Konuşamamasının Nedenleri Nedir?  

Çocukların en önemli gelişimlerinden biri olarak bilinen konuşma yetisi zamanında gerçekleşmemiş ise bunun nedenlerinden biri dudak ve ağız kısmında olan problemler olabilir.   

Çocuk gelişim çağında aile de gördüğü olumsuz etkenlerden etkilenebilir, kavga ve tartışma ortamında kalan çocuk korku ve tedirginlik içerisinde konuşma yetisinden uzak kalmayı tercih edebilmektedir.  

Erkek çocukları kız çocuklarına göre daha geç konuşur ve bu toplum genelinde de bilinen bir olgudur.    Çocuğunuzun konuşamamasının bir diğer nedeni ise dil gecikmesi olabilir. Çocuğunuzla az konuşmak, iletişim yetersizliği, çocuğun kendini ancak okul çağlarında yavaş yavaş ifade etmesini sağlar.   

Çocuğun merkezi sinir sisteminin etkilenmesi halinde de geç konuşma gözlemlenebilir. Mutlaka bir hekime başvurmak gerekmektedir.   

Konuşma bozukluğu organik ve işlev bozukluğu olarak ikiye ayrılır.   

Organik bozukluk;

Organa bağlı olan bir konuşma bozukluğu olarak tanımlanmaktadır. İşlev bozukluğu;  Herhangi bir organla ilişiği olmayan bir bozukluktur.   

Eğer bir çocukta konuşma gecikmesi yaşanıyor ise mutlaka sinir sistemine de bakılmalı ve uzmanlar tarafından incelenmelidir.   

Geç konuşma genetik olarakta gözlemlenebilmektedir. Aile bireyleri arasında geç konuşan var ise çocukta da aynı semptomlar görülür.   

Geç Konuşma Tedavisi  

Bazı çocukların beklenen yaş aralığında konuşmamasının birçok nedeni olabilir. Önceliğiniz sorunun kaynağını öğrenip tedavi yöntemlerine başvurmaktır.  Bu tedavi yöntemlerinden biri ise konuşma terapisidir, birçok uzman bu vasıta ile konuşma sorununa çözüm bulabilmektedir.   

Erken müdahale edildiği takdirde sonuçlar daha verimli olabilmektedir. Bu sebep ile ailelerin çocuklarını her zaman gözlemlemeleri gerekmektedir.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Daha fazla bilgi almak ve eğitim sürecimize katılmak için lütfen bizimle iletişime geçin. Sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.